Bir saç ki ne uzun! bitimi bel gamzesi ve bir o kadar da düz, ipek gömlek sanki.
Bir ten, o kadar pürüzsüz ki cam gibi; HD yayın sanki.
Kaşları rastıklı sanki gözleri de çok belli; rimelli.
Burnu küçük ama ucu kalkık; kaydırak gibi.
Kulakları çıkıntı-girintisi ayrı bir özenli.
Gözleri çekik, ne siyah ne kahverengi, gözbebeğinin etrafıysa bembeyaz; kar gibi.
Dudakları dolgun, yüzü sanmayın ki solgun.
Kara kuru da değil; zayıf, biraz da etli kemikli.
Elleri o kadar yumuşak ki pamuk sanki.
Konuşması o kadar tatlı ki bal sanki.
Parmakları kalem, rakı beyaz tırnakları frençli.
Özenle dizilen dişleri koynundaki inci gibi.
Davetkar sesli ama başkasını itici.
O kadar beyazdı ki parlıyor; kedi gözü gibi.
Bir özenle yoğrulmuş ki altın oran sahibi.
Bir güzel kokuyor ki kıyıp da giyemem; yeni yıkanmış sanki.
Ve yok vücudunda hiçbir lekesi, izi, kiri...
'Rem'de böyle melekle uğraşırken aniden bir ses geldi:
-'Saat 07:00, kalk Necati abi!'
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder